15 Ekim 2015 Perşembe

Dünya Tarihindeki İlk Barış Metni: KADEŞ ANTLAŞMASI


Ortadoğu coğrafyası ve kültürlerin harman olduğu, medeniyetlerin beşiği olan Anadolu toprakları,  dünyanın kaderini değiştiren savaşlar ve anlaşmalarla stratejik bir öneme sahiptir.

Anadolu Yarımadası'nın bu gün için bilinen en eski adı Hattuşaş Ülkesi idi ve bu topraklar 1500 yıl boyunca Hatti Ülkesi olarak bilindi. Bu ad o kadar yerleşmişti ki Anadolu'yu istila eden Hititler bile yeni yurtlarından söz ederken Hatti Ülkesi deyimini kullanmışlardır. Türkçede ise önceleri Eti sözcüğü kullanıldı, şimdi ise Hitit deyimi yerleşmiştir.

Hititler veya Etiler, Antik Çağ'da Anadolu coğrafyasında devlet kurmuş önemli uygarlıklardan biridir. Kullandıkları dil Hint-Avrupa ailesine dahil olmaktadır. MÖ. 2000 yıllarında Anadolu'ya göç ederek yerli Hatti beylikleri üzerinde hakimiyet kurdukları bilinmektedir. Başkentleri Hattuşaş'dır. (Görsel: buradan)

Kökenleri: Hititler (Etiler), Hint-Avrupa dil ailesine mensup olduklarından dolayı genel kabul Avrupa kökenli bir topluluk olmalarıdır. 1930'larda MustafaKemal Atatürk öncülüğünde ortaya atılan Türk Tarih Tezi'ne göreyse bir Türk medeniyetiydiMustafa Kemal Atatürk 1928-1930 yılları arasında Türk Tarih Tezi'nin oluşturulmasında tarihçilere önderlik etmiştir. Atatürk'ün, "Anadolu 7000 yıllık Türk beşiğidir" sözü onun Anadolu'daki Türk varlığının Malazgirt Meydan Muharebesi'nden çok öncelere dayandığına olan inancını yansıtmaktadır.

Tarihçi ve araştırmacı Sinan Meydan, Batının 19. yüzyıldaki kazı çalışmalarından sonra Hititler gibi medeniyetleri Avrupa kökenli kabul edip sahiplendiğini ve Hititlerin Türk olduğu tezinin Batı merkezli tarihe karşı bir başkaldırış olduğunu belirtmiştir. Sonradan,  Hititlerin Batı Kafkas halkları olan Çerkeslerle bir ilişkisi olduğu hakkında araştırmalar yapılmış. Hititçe ve Çerkesçe birbirine dil yapısı ve kelimeler açısından çok benzediğinden Türk tezinin geçerliliği ön plana çıkmıştır.

Hattuşaş Antik Kalıntıları bugün UNESCO'nun Dünya Kültür Mirasları listesinde yer almaktadır.

Hitit tarihi MÖ 1650 - MÖ 1450 Eski Krallık Devri ve MÖ 1450 - MÖ 1200 İmparatorluk Devri olmak üzere iki safhada incelenir. 

Hitit Devleti'nin kuruluşundan itibaren, sanattaki Mezopotamya'lı unsurlar kaybolarak, Anadolu'nun yerli sanatıyla birleşmiştir. Sanatta, boyutları büyümüş anıtsal eserler ortaya çıkmıştır. Mabetler, saraylar, sosyal yapılar, kaya kabartmaları ve orthostatlarla (bina cephelerinde alt sırada yer alan kabartmalı taşlar) önceki sanattan ayrılır. Hattiler'e ait olmasına rağmen Hitit Güneş Kursu olarak anılan törensel nesne, Hititlerin sembolü kabul edilir.

Ve bu semboller içinde; Hitit İmparatorluğu'nun başkenti olan Hattuşa (Boğazköy) antik kentinde yapılan kazılar sonucunda  1906 yılında öylesine önemli bir (belge ) eser bulunmuştur ki, bu taş belge tarihte ilk imzalanan bir Barış Metni olan Kadeş Antlaşması'dır. 

Şimdi, tarihe geçen en eski ilk barış metni olan Kadeş Anlaşmasının yapılmasına neden olan Kadeş Savaşına bir bakalım.


Kadeş Savaşı: MÖ 1274 yılında Hitit Krallığı ile Yeni Mısır Krallığı arasında ( II. Ramses ile II. Muvatalli arasında Kadeş önünde) yapılan ve o döneme dek toplanan en büyük iki ordunun karşı karşıya geldiği bir savaştır.
MÖ 1274 yılında yapılan savaşın çıkış nedeni genişleme politikası güden Mısır'ın, Hitit toprakları içerisinde yer alan Amurru ve Amka gibi büyük ticaret yolları üzerindeki şehirlerini ele geçirmektir.Ve savaş Kadeş Antlaşması ile sonuçlanmıştır. Bu antlaşmaya bağlı olarak II. Ramses savaştan önce aldığı yerleri boşaltmış, Kadeş Şehri Hititlere kalmıştır. (Ramses Görseli)

Kadeş Savaşı ve Barış AntlaşmasıKadeş Savaşı’nı Mısır mı kazandı, yoksa Hitit mi? yönünde bu soru etrafında yaratılmış ve propaganda niteliğinde yapılmış olan, inceleme, edebiyat eserleri, filmler dünyayı sarmış desek abartmış sayılmayız. Zira, modern Mısır Hükümetleri değişik dönemlerde, Antik Mısır’ı büyük ve yenilmez, Hitit’i ise (En azından Kadeş Savaşı bakımından) barbar ve istilacı göstermiştir. Oysa bir savaş yaşanmış mıdır? Evet, ve ardından bir de barış antlaşması imzalanmış mıdır ? evet.. Kadeş Savaşına giden süreç kısaca şöyle yaşanıyor:


Kadeş Savaşı

Tahta geçtiğinde Tutenkamon henüz sekiz yaşındadır. Çocuk yaşta, üvey kız kardeşi Ankesenamon ile evlendirilir. Çok genç yaşta daha 18 yaşındayken öldürülür. Mumyası üzerinde yapılan röntgen incelemelerinde ölümüne, kafatasına aldığı bir darbenin yol açtığı anlaşılır.

Dönemi inceleyenlere Anadolu Hitit tabletleri yardım ediyor: Başrahip Eje, firavun Tutenkamon’u öldürdükten sonra firavun olmak istiyor. Bu da ancak kraliçe Ankesenamon ile evlenmekle olanaklı görünüyor. Ankesenamon ise bu evliliği istemiyor, bulabildiği tek çözüm şu: Ününü duyduğu Hitit Kralı Suppiluliuma’nın oğlu II.Murşiliş’in yazdığına göre bu yardım isteği şöyle çıkıyor ortaya:

“Mısır’ın dul kraliçesi babama bir elçi ile şu mektubu yolladı: Kocam öldü. Benim oğlum yok. Duyduğuma göre sende oğul çokmuş. Eğer bana oğullarından birini verirsen, onu koca yapacağım.  Tebaamdan kimseyi kocam yapmayı asla istemiyorum. Ona koca olarak saygı duyamam.” (Görsel: buradan)

Hitit prenslerinden Zannanza kocalık için seçiliyor ve yanına küçük bir askeri birlik alarak Mısır’a gidiyor. Ancak sınırı geçince öldürülüyor. Eje, Ankesenamon’un bu girişimini öğrenmiş ve Mısır orduları başkomutanı Horemheb’i devreye sokarak Zannazza’yı ve küçük birliğini yok ettirmiş. Hitit kralı Suppiluliuma Mısır'a hemen saldıramıyor; Çünkü Anadolu'da o sıralarda veba var. Suppiluliuma da bu vebadan ölüyor.

Suriye’nin kuzeyindeki şehir devleti Amurru’nun Hititliler’in egemenliğinden çıkıp Mısır’a bağlandığını açıklaması bardağı taşıran damla oluyor. İki büyük ordu İÖ. 1296’da Kadeş yakınlarında karşılaşıyor.


Hitit birlikleri, o dönem Mısır tahtında oturan II. Ramses’in ordularını dağıtıyor. Ancak değişik kültürlerden oluşan Hitit Ordusu, kazanmanın hırsıyla yağmaya başlayınca, bir düzenli birlik onları ilerleyemez hale getiriyor. Bu savaşta tam olarak yenen ve yenilen yok. Buna karşın dünyanın önde gelen ansiklopedileri, “Ramses, çarpışmanın gerçeğe aykırı öyküsünü birçok tapınağa kaydettirdi.” yolundadır. (Görsel:buradan)

Asur ilerleyişini gören II. Ramses, Hititlere armağan göndererek ilk diplomatik ilişkiyi başlatıyor. Kadeş Barış Antlaşması sırasında orduda çıkan bir isyanda, II. Muvatalli öldürülüyor. Yerine geçen Hitit Kralı III. Hattuşili bu diplomasiyi görüyor ve  (MÖ 1269) Kadeş Antlaşması imzalanıyor.

Bu antlaşma dünya tarihinde eşitlik ilkesine dayanan en eski antlaşmadır.

Antlaşma çivi yazısıyla gümüş plakalar üzerine Akadca olarak yazılmıştır. Ayrıca Kralın mührünün yanında Kraliçenin (Tavananna) mührü de vardır.  Anadolu’da Boğazköy (Boğazkale) de Hitit tabletlerinin ortaya çıkardığı antlaşma metninin özü şöyledir:
“Mısır ülkesi kralı, büyük kral, kahraman Re-masesa-mai Amana’nın, Hatti ülkesinin  Büyük kralı Hattuşili ile dostluklarının, kardeşliklerinin ve büyük krallıklarının devamı için yaptıkları anlaşmadır. 
Eğer her iki ülkeden birine iç veya dış düşmanlar saldırırsa ve bunun için birbirinden yardım isterlerse, her iki taraf piyadesini ve süvarisini göndererek onun yardımına koşacaktır. 
Eğer Mısır ülkesinden, Hatti ülkesine ya da Hatti ülkesinden Mısır ülkesine kaçanlar olursa, birbirlerine geri vereceklerdir. Fakat bunlar şiddetle cezalandırılmayacak, onların gözlerinden yaş akmayacak, eşleri ve çocuklarından öç alınmayacaktır.”
Tarihin bilinen ilk barış anlaşması olarak kayıtlara geçen Kadeş Antlaşması İÖ. 13. Yüzyılın iki büyük ve siyasi askeri gücü olan Hitit ve Mısır devletlerinin en önemli diplomatik belgesi olarak değerlendirilir.

Temennimiz 21. Yüzyılda bugün de emperyalist ülkelerin Ortadoğu Halkları üzerinde oynadıkları bu kanlı savaşlara biran önce son verip tıpkı yüzyıllar önce imzalanan KADEŞ BARIŞ ANTLAŞMASI’nda olduğu gibi ülkelerin birlik ve beraberlik içinde olmaları ve savaşmak yerine barışmaları, barışı sağlamaları olacaktır. 

Esin Bozdemir



Yardımcı Kaynaklar ve Görseller
Kısa Dünya Tarihi Kitabı ve Atlas Tarih Dergisi 

1 yorum:

  1. İlkokul dördüncü sınıfta öğrenilir Kadeş Savaşı ve Antlaşması hemen hemen kimsenin aklından çıkmayan en öncelikli tarih bilgisidir.Bu bilgi genelinde tek cümleliktir "Tarihte ilk barış antlaşması"...Ayrıntılar hep unutulur ,güzel anımsatma idi teşekkürler Esin 'ciğim.

    YanıtlaSil